karabasan

hiç bir şeyden korkmam karabasandan korktuğum kadar. bu güne kadar kaç kez gördüm tam bilmiyorum ama o kıpırdayamama halini şu anda düşündüğümde bile içim daralıyor.
karabasanlara kötü ruhların neden olduğu düşünülürmüş. “ağırbasma” ifadesi de kullanılırmış yerine bazen.

bu aralar, sadece uyku anında değil, uyanıkken de karabasandaymışım gibi hissediyorum.
bazen çok öfkeliyim, bazen çok üzgün. etrafına güvensiz, çoğunlukla çaresiz.

hissettiklerimi nazım hikmet çok güzel özetlemiş zamanında:
“öyle ölüler vardır ki,
ben onların öldüklerini düşündükçe,
vakit olur,
yaşadığımdan utanırım.”

bu böyle devam edemez biliyorum. en güçlü, en iyi, en aklı başında olmam / olmamız, gereken zamanlardayım / zamanlardayız belki de. bir şeyler yapmaya çalışıyorum, muhakkak. ama nefessiz kalmamak için de kendimce yöntemler geliştirmem gerektiğine karar verdim:

mesela; daha çok “seviyorum”. daha çok görmeye çalışıyorum sevdiklerimi. gördüğümde sımsıkı sarılıyorum, dolu dolu söylüyorum “seni seviyorum” diye. “canım”sa “canım” diyorum, “sevgilim”se “sevgilim”, “miniğim”se “miniğim”. hepsini hiç yapmadığım kadar daha çok ve daha sesli söylüyorum.


The Beatles – In My Life

yol yapıyorum. bazen 2 km bazen 1000 km. bazen vapurla, bazen arabayla, bazen motosikletle. sonra geriye bakıyorum, bir arpa boyu yol gitmişim bazen, ama olsun yine de yol yaparken kendimi iyi hissediyorum. iyileştiriyor yollar beni, sakinleştiriyor.


The Passenger Iggy Pop

en sevdiğim şehirde nasıl bir yaşantım olacağının hayallerini kuruyorum. oraya en yakın ne zaman gidebilirim, bunu hesaplıyorum. bu hayallerime nefis hayal ortakları buluyorum. çok istersem olacağına inanıyorum. istemenin sınırlarını zorluyorum.


Dave Matthews Band – The Space Between

ve yazıyorum. ve dinliyorum. ve okuyorum. benim için nefes almaya eş değer bu üç şeyi yapıyorum her fırsatta. okuduğumu, dinlediğimi, yazdığımı paylaşıyorum. “beni iyileştiren belki başkalarını da iyileştirir, bir işe yararım” diye düşünüyorum.


Bjork – I've Seen It All

günler böyle geçiyor.
aynı sabahtan başka akşama, her şeyin daha güzel olacağına inanarak, buna her şeyden çok çabalayarak bekliyorum.
karabasandan uyandığım gibi bu günlerden de uyanacağım, biliyorum.


Uzun ince bir yoldayım (Cem Karaca – Barış Manço)